Posts Tagged ‘ hindistan ’

Sahibini Arayan Mektuplar – 1

Sevgili,

Sana dünyanın dört bir yanından kucak dolusu sevgi ve selamlar gönderiyorum. Bu satırları Hindistan’ın unutulmuş bir şehrinin, unutulmuş bir kahvehanesinde muhtemelen beni hasta edecek derecede pis bir suyla demlenmiş çayı yudumlayarak yazıyorum. Sömürü yıllarından kalma yarım yamalak İngilizceleriyle konuştuğum ve seni anlattığım klanlar, dervişler, sadular, babaciler’de seni sevgiyle selamlıyorlar.

521737_505102052861848_1929340752_n

Uzun zamandır yollardayım. Onlarca ülke, yüzlerce şehir, binlerce tarla, milyonlarca çiçek gördüm. Önceleri hakkında methiyeler düzdüğüm çiçekleri seni gördükten sonra tanımlayamaz oldum sanki. Ne zaman güzel bir çiçek görsem ya da başka birisi bana dünyanın en güzel çiçeğini gösterse, hep aynı çiçeği tasvir ediyormuşum gibi geldi o dakikadan sonra bana. Heyecanla yanına koştum her çiçekte. Tanrım, aynı dal, aynı yapraklar, farklı bir ruh farklı bir koku vardı her birinde. Her birine bakarak özlemi yazdım, bazen tekrar görebileceğim günleri düşleyerek hikâyelerini bir birine ekledim.

Bir gece yarısı masal yollarında gezerken Küçük Prense rastladım. Bana ve Kırmızı Başlıklı Kızdaki yaşlı kurda kendi dünyasındaki en güzel çiçeği anlattı. Ondan ayrı geçirdiği zamanlarda hep bir koyunun çiçeği yiyebilme ihtimalinin onu korkuttuğunu söyledi. Yaşlı kurt “Amaan sende dünyada milyonlarca çiçek var. Bir çiçeği, bir koyun yemiş kime ne?” diye cevap verince. Küçük Prens kendini tutamadı ve sesini yükselterek “Eğer milyonlarca yıldızdan yalnız birinde tek bir örneği olan bir çiçeği seviyorsan, yıldızlara bakmak bile mutlu hissettirir sana kendini. “Çiçeğim oralarda bir yerde…” dersin kendine. Ama, koyun çiçeği yedi mi, tüm yıldızlar söner! Bu senin için hiç önemli değil tabii!” dedi. O gece biraz daha konuştuktan sonra çiçeğine biran önce ulaşmak için yanımızdan ayrıldı.

O günden sonra benimde artık Masal diyarlarını ve Hindistan’ı bırakarak. Dünyamın başkenti Ankara’ya dönme vaktimin geldiğini anladım. Sen bu mektubu okurken muhtemelen İran topraklarında olacağım. Cumartesi sabahı Ankara’ya ulaşacağımı umut ediyorum. Seni bıraktığım yerde bulamam düşüncesiyle ortak bir buluşma noktası ayarladım. Bu zarfla birlikte masal yollarında dinlediğim en güzel masallardan birinin tiyatro biletlerini gönderiyorum. Umarım seni orada tekrar görebilirim. Bir mani çıkarsa Sankt Peterburg’da ki dostum Raskolnikov’a (255 655 45) bu telefondan ulaşabilirsin. O çok akıllı bir dosttur mutlaka bana ulaşacaktır. Görüşmek dileğiyle…

Sevgiler…

Alican ÖZER

ozeralican@hotmail.com

Ümit Yaşar Oğuzcan’a Fotoğraf için MDF’ye teşekkürler…